Ataşehir’de 30 Nisan 2022’de verdiği bir konserde İmam Hatip Liselilere yönelik sarf ettiği sözleri nedeniyle tutuklanan Gülşen Çolakoğlu’nun tutukluluğuna yapılan itiraz kabul edildi. Üst mahkeme, Gülşen’in tahliyesine ve konutu terk etmemek şartıyla adli kontrol altına alınmasına karar verdi.
Son dakika haberi… Geçtiğimiz Nisan ayında sahne aldığı bir mekanda İmam Hatip Liselilerine yönelik sözleri nedeniyle şarkıcı Gülşen hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçundan resen soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma kapsamında dün Gülşen gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Gülşen, ifadesi ardından savcılık tarafından tutuklanma talebiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi. Gülşen “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçundan tutuklandı.
KARARA İTİRAZ ETTİ
Gülşen’in avukatı Emek Emre, tutukluluk kararına itiraz etti. Dilekçesinde, “Kamuya mal olmuş bir sanatçı olarak, ailesiyle birlikte sabit ikametgâhında yaşamakta olup vatandaşlık görevlerini eksiksiz yerine getiren bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır. Müvekkilin kaçma şüphesi olmadığı somut olayda da ortaya çıkmıştır.
Müvekkil, Sulh Ceza Hakimliğindeki sorgusunda “Bana ihtiyacı olan 5 yaşında çocuğum var. Tutuksuz yargılanmak istiyorum, bana ihtiyaç duyulan her an gelebilirim.” İfadeleriyle başta bir anne olarak kaçma şüphesi olamayacağını açıklıkla ifade etmiştir” dendi. Avukat Emek Emre tutuklama kararına karşı itirazlarının kabulü ile tutuklama kararının kaldırılarak Gülşen’in tahliyesine karar verilmesini talep etti.
TAHLİYE EDİLDİ
Nöbetçi İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi itirazı değerlendirdi. Mahkeme, Gülşen’in tutukluluk itirazını kabul ederek ev hapsi şartıyla tahliyesine karar verdi. Perşembe günü tutuklu olan Gülşen tahliye edilecek.
Mahkeme tahliye gerekçesinde, şüphelinin üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, delillerin toplanmış olması, bu aşamadan sonra şüphelinin kaçma ve delilleri karartma şüphesinin bulunmayışı, bakmakla mükellef olduğu yaşı küçük çocuğunun bulunmasını, tutuklama maddeleri dikkate alındığında alması muhtemel cezaya ilişkin infaz koşulları da hep birlikte değerlendirildiğinde tutuklamadan beklenen faydanın adli kontrol tedbirleri ile sağlanabileceğini belirtti.
