İK alanında önceki yıllarda açıklanan trendlerin çoğunun, artık bir eğilim değil kalıcı bir uygulama haline geldiğini ve 2023 yılında da gelişmeye devam edeceğini söylemek mümkün. Peki, 2023 yılında İK hangi konulara odaklanacak?
Günümüzün rekabetçi işgücü piyasasını ve her zamankinden daha fazla esneklik gerektiren iş dünyasını düşündüğümüzde; İK profesyonellerinin bir sonraki adımın ne olacağını planlamasının, stratejik düzeyde önemli olduğunu söyleyebiliriz. 2023 yılında global düzeyde İK uygulamalarını şekillendirecek trendler de bu amaçla belli olmaya başladı. İşte, 2023’te İK’nın gündeminde olacak ana konular!
Yeteneği elde tutma
Dinamik ve dengelerin hassas olduğu bu ortamda en iyi yetenekleri çekmek, hem onları hem de mevcut çalışanları elde tutmaya çalışmak ciddi bir efor istiyor. Bu noktada mevcut durumu iyi analiz etmek ve sektörün hangi yöne gittiğini takip etmek gerekiyor. Yapılan araştırmalar çalışanları elde tutmanın itici gücünün, maaş ve sosyal haklardan çok şirket kültürü olduğunu ortaya koyuyor. Paycor’un bir anketinde katılımcılara “İşinizde kalmaya devam etme nedeniniz nedir?” diye soruluyor ve şu cevaplar alınıyor:
- Şirket kültürü (%22)
- Maaş/haklar (%21)
- Esnek programlar (%18)
- Öğrenme ve büyüme fırsatları (%14)
- Ekibim, iş arkadaşlarım (%13)
Pandemi, şirket kültürlerinin güçlü ve zayıf yönlerini ortaya çıkardı. Bazı şirketler bu süreçten daha güçlü çıkarken, bazıları sancılı bir dönem geçirdi. Aslında güvene önem veren bir kültüre sahip olan, güçlü bir iletişim sunan şirketler süreçten kazançlı çıktı.
Değişen uygulamalarla birlikte gelişen şirket kültürü, adaylar tarafından da artık en fazla dikkat edilen konulardan biri. Aynı araştırmaya göre işletmelerin %91’i önümüzdeki 12 ay boyunca işe alım yapmayı planlıyor. Farklı bir araştırma, ABD şirketlerinin yaklaşık üçte ikisinin 2023’te bu yıldan daha yüksek maaş zammı yapmayı planladığını gösteriyor. Ancak unutulmamalı ki şirketler ve çalışanlar arasındaki ilişki temelden değişiyor. Çalışanlar, işverenlerden geçmişte olduğundan daha fazlasını bekliyor. Bu nedenle şirketlerin yetenekleri çekmek ve elde tutmak için maddi olmayan yollar da bulması gerekiyor. Çalışanları elde tutma, 2023’ün bir numaralı önceliği olacak gibi duruyor.
Şirket kültürünün rolünü yeniden değerlendirme
İş arayanların %86’sı bir pozisyona başvurmadan önce şirketi araştırıyor. Yüksek bir maaş sunulsa bile adayların %75’i kötü üne sahip bir şirkette çalışmayacaklarını söylüyor. Bu veriler, şirketinizin dışarıdaki marka algısının her zamankinden daha önemli olduğunu gösteriyor.
İK uygulamaları ne kadar dijitalleşse de nihayetinde insan temelli bir iş yapıldığının unutulmaması gerekiyor. Elbette yapay zekanın da yapamayacağı bazı şeyler var. İşgücünde fiziksel ve zihinsel sağlık konularında yapılması gereken çok fazla şey bulunuyor ve bunların çoğu, insan kaynakları departmanlarının ele alması gereken insani konular.
Çalışan sağlığına önem verme
Tükenmişlik, stres ve kötü iş-yaşam dengesi, çalışanlar için hala düzeltilmesi gereken konular arasında. Çalışanlar neden stresli, tükenmiş veya yalnız hissediyor?
Bu soruya doğru cevap verebilmek için çalışan sağlığı bilincini geliştirmek gerekiyor. Bunun üretkenliği ve şirkete bağlılığı arttırmada etkili bir yol olduğu rahatlıkla söylenebilir. Bu nedenle, birçok şirket zihinsel ve fiziksel sağlık uygulamalarını çeşitlendiriyor. Bu yaklaşım, yalnızca çalışanların elde tutulmasına yardımcı olmakla kalmıyor, aynı zamanda genel üretkenliği de arttırıyor. Sonuç olarak, şirketin performansı da artıyor.
Herkes için işe yarayan bir çalışma modelini kalıcı hale getirme
Uzaktan çalışma, artık bir trend değil. Kalıcı olarak görülmesi gereken ve belki bazı şirketlerde iyileştirilmesi gereken bir uygulama. Bugün geldiğimiz noktada, uzaktan çalışma seçeneği sunan işverenler, sunmayanlara göre 7 kat daha fazla başvuru alıyor.
Hatta teknoloji sektöründe iş arayanların, uzaktan çalışma esnekliği yoksa, görüşme sürecini bıraktığı görülebiliyor. Enflasyon ve çeşitli maliyetler düşünüldüğünde de işe gidip gelmek pek avantajlı durmuyor. Sonuç olarak, giderek daha fazla sayıda işveren, 2023 yılında da klasik 9-5 tam zamanlı ofis içi programın aksine, çalışanlara daha iyi esneklik ve uzaktan çalışma seçenekleri sunmaya devam edecek.
Sosyal medyada bilinirlik
Günümüzde marka bilinirliğini arttırmak önemli bir faktör. Bu nedenle birçok şirket, marka otoritesini geliştirmek, yetenekleri çekmek ve mevcut çalışanlarıyla etkileşim kurmak için sosyal medyaya yatırım yapıyor. Sosyal platformlar 2023 yılında yalnızca güçlü bir İK aracı haline gelmekle kalmayacak, aynı zamanda pazar analizi için zorunlu bir kaynak da olacak.
Beceriye dayalı işe alım
Akademik bilgi hala değerli olsa da artık tek başına yeterli değil, çünkü akademik alanda kazanılan dereceler her zaman yeteneği yansıtmıyor. Bu nedenle işinde yetkin olan adaylara ulaşmak, özellikle de teknik rollerde görev alacak adayların yetkinliklerini en doğru şekilde ölçebilmek 2023’ün temel konuları arasında.
Society for Human Resources Management (SHRM) yumuşak becerilerin 2023 yılında her zamankinden daha önemli, hatta güç becerileri olacağını ifade ediyor. İletişim, duygusal zeka, takım çalışması, profesyonel tutum ve iş etiği gibi daha çok ilişki merkezli alanları kapsayan yumuşak beceriler, geleceğin profesyonellerinde aranan önemli niteliklerden.
Gelişim odaklı performans yönetimi
İK direktörlerinin %65’i, performans yönetim süreçlerinin geçen yıl ikinci plana atıldığını söylüyor. (Performans Yönetimi Raporu 2022) Bu nedenle performansla ilgili konuşmaların kalitesini iyileştirmek, 2023’ün ana konularından bir diğeri… Elbette İK, yöneticiyle çalışan arasındaki her görüşmeye katılamayacak, ancak etkin bir görüşme için süreci tasarlayabilecek.